Qualitel Formation – Sinem Sönmez (Eğitim Tasarımcısı) – Marmara Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü Mezunu

Görüşme Yapılan Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi (BÖTE) Bölümü Mezunu İle İlgili Bilgiler


Adı Soyadı: Sinem SÖNMEZ

Mezun Olduğu Üniversite: Marmara Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi

Mesleği: Eğitim Tasarımcısı

Çalıştığı Şirket: Qualitel Formation (Fransa)

Görüşmeyi Düzenleyenler: Zeynep Beyda OLGUN, Zülal VAROL

Geziye Katılanlar: Ege Çandır, Edanur Hasanoğlu, Kadir Palancı, Zehra Demirtaş, Hatice Ayça Efe, Zeynep Arpacık, Nehire Demir, Rasim Yiğithan Oğuz, Yılmaz Buğra Türk, Onur Sarıbaş


Merhaba değerli botekariyer.com okurları,

Kariyer görüşmeleri kapsamında, iş hayatımızda bizlere aktardığı bilgiler ile yön verecek olan Marmara Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Bölümü mezunu Sinem SÖNMEZ ile dijital platformda gerçekleştirdiğimiz keyifli görüşmemizi sizler için sitemizde yazıya aktardık. Öncelikle, iletişim kurduğumuz ilk andan itibaren sorularımızı cevapsız bırakmayıp, yoğun iş temposunda bizler için vakit ayırdığı ve görüşme esnasında güler yüzünü bizlerden eksik etmediği için Sinem Hanım’a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Sinem Hanım, Fransa’da Qualitel Formation şirketinde dijital öğrenme tasarımcısı olarak çalışmaktadır. Kendisi 1994 yılı doğumlu ve 4 senedir Fransa’da yaşamaktadır. Mesleki lisede bilgisayar teknolojileri üzerine eğitim almıştır. Lisans eğitimini Marmara Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra Paris Sorbonne Üniversitesi’nde Eğitim Mühendisliği ve Dijital Medya ile Nice Sophia Antipolis Üniversitesi’nde ise “Eğitimde yaratıcılık ve yenilik için dijital araçlar: Eğitici Teknolojiler” üzerine 2 farklı yüksek lisans yapmıştır.

Ekran Görüntüsü (257)
Görüşmemizden bir kare.

Fransa’da Paris-Sorbonne Üniversitesi’nde Türkçe çevirisi “Eğitim Mühendisliği ve Dijital Medya” olan bölümde yüksek lisans yaptığınızı öğrendik. Lisans eğitimi alırken aklınızda Fransa’da yüksek lisans yapmak var mıydı yüksek lisanstan önce yurtdışına çıkma imkânınız oldu mu?

Yurtdışına çıkma hayalim hep vardı. Yeni bir kültür keşfetmeyi, yeni bir dil öğrenmeyi ya da yurtdışına çıkmayı hep istiyordum ama ilkin Fransa hiç mi hiç aklımda yoktu, ta ki 2015 senesinde Paris’te yapmış olduğum aile ziyaretine kadar. 2016 senesinde üniversiteyi bitirir bitirmez Paris’teki ailemin desteği ve önerileriyle dil okuluna başlamak için Fransa’ya geldim. Fransızcaya başladıktan sonra da şansımı denemek istedim. Farklı bir ülke, farklı bir dili öğrenme isteği aslında tam da istediğim şeylerdi. Buradaki ailemin de büyük desteğiyle, bu yurtdışı macerasına girmiş oldum ve bugün, 4 sene oldu.

0

Fransızcayı nasıl öğrendiniz, yüksek lisansınızı Fransa’da yapacağınız kesinleştikten sonra mı öğrenmeye başladınız yoksa Fransa’da mı öğrenmeye başladınız? Yüksek lisans eğitim dili Fransızca mıydı?

Daha önce hiçbir şekilde Fransızca eğitim almadım, her şey Fransa’ya geldikten sonra başladı. Bu tamamen apayrı bir süreçti.

Buraya geldiğim zaman yaklaşık 6 aylık bir kurs aldım. Bir gün olur da Fransızca öğrenmeye karar verirseniz, inanılmaz pratiğe ihtiyacınız olduğunu unutmayın. Fransızca yazıldığı gibi okunmayan bir dil olduğu için de telaffuzu baya zor. Benim en büyük avantajım, öğrendiğim dilin konuşulduğu ülkede yaşayabilmemdi. Kursta öğrendiklerimi yeğenimle ya da dışarıdaki insanlarla konuşarak pratik edebiliyordum.  Eniştemin yanında kasapta çalışırken müşterilerle konuşarak kelime kelime yaşıyordum dili. Bunların sayesinde de dil bilgimi geliştirebildim.

A2 seviye Fransızcam vardı, yüksek lisansa başlamak için ise B2 seviye Fransızca isteniyordu ama bir şekilde bir şeylerin üstesinden geldim ve bu bölümü istediğime dair hocaları da ikna ettim. Yüksek lisans eğitim dili Fransızcaydı ve bu yüzden de çok zorluk çektim. Şu anda o günleri sizlere gülerek anlatsam da o zamanlar okuldan çıktığım her gün sancılı geçiyordu. Demem o ki bu süreç çok büyük bir çaba ve istek gerektiriyor. Başka diller için de muhtemelen öyledir ama tahminimce Fransızca biraz daha zor.

“Çok kolay olmadı yolumu bulmak. Çok zorlandım.”

Yurtdışında yüksek lisans yapmanın size kazandırdıkları nelerdi?

Birçok katkısı oldu. İlk olarak dolaylı bir kazanım olsa da Fransızcayı öğrenmemi hızlandırdı.  İkinci olarak ise bütün bu yüksek lisans grubumda 10’a yakın kişi öğretmendi ve onlar sayesinde Fransız eğitim sistemini kavramış oldum. Öğretmenlerin nasıl çalıştıklarını, ne gibi zorluklar yaşadıklarını, teknolojiyle ilgili sorunlarda neler yaptıklarını vs. görmüş oldum. Yüksek lisansımın bana göre çok da pozitif olmayan yönü ise, çok fazla pedagojik ya da eğitim bilimleri üzerine dersler olmasıydı. İlk sene sadece makaleler üzerine çalışıyorduk ben de o zamanlardaki Fransızcam ile çok fazla anlayamıyordum. İkinci sene yüksek lisansım uygulamalı dersler sayesinde daha çok anlam kazandı. Yüksek lisansımın bana en büyük katkısı pratik yapabilmek oldu. İlk sene dijital medya uzmanı olarak bir gazetecilik okulunda staj yapmıştım. Bir yandan gazetecilerin nasıl röportaj yaptıklarını görüyor, diğer yandan da öğretmenlerle dijital platformlarda içerik hazırlıyordum. Yaz tatilimi kütüphanede İletişim ve Bilgi bilimi dersi videolarını izlemekle geçirdim. İkinci senemde ise artırılmış gerçeklik üzerine “sınırsız kütüphane” dediğimiz bir dernekte stajyer olarak çalıştım. Hatta çok iyi hatırlıyorum lisans eğitimimde Nesrin hocamızın 3.sınıftayken bize sorduğu bir soru vardı eğitimde kullanılan yeni bir teknoloji araştırmamızı istemişti. Artırılmış gerçekliği bu ödev sayesinde keşfetmiştim ve bu konuya daha sonrasında merak sardım. Tez konumu artırılmış gerçeklik üzerine hazırlamıştım. Sınırsız kütüphane stajımda da bu konu üzerine çalıştığım için çok fazla gelişmemi sağladı. Fransa’da yüksek lisans yapmak Fransa’daki eğitim ve teknolojide hangi seviyede olduğunu görmemi sağladı.

0 (1)
Bibliothèque sans frontières (Sınırsız kütüphane) derneğinde çalışırken çocuklarla dijital atölyeler yaparken çekilen bir fotoğraf.

 

“Başka bir ülkeye gittiğinizde yeni doğmuş bir bebek gibi oluyorsunuz. Bir bireysin, bir şeyler anlatmaya çalışıyorsun ama hiçbir şekilde seni anlamıyorlar, kendini ifade edemiyorsun.”

Arkadaşımla birlikte yurtdışında yüksek lisans yapmak istiyoruz. Örneğin sizin yüksek lisans yaptığınız üniversitede yüksek lisans yapabilmemiz için üniversite hayatımızda nelere dikkat etmeliyiz, nasıl bir yol izlemeliyiz?

 

İlk başta kesinlikle dil öğrenmelisiniz. Fransa’da eğitim almak istiyorsanız önceden öğrenmenizin size katkısı çok olur. Çünkü başka bir ülkeye gittiğinizde yeni doğmuş bir bebek gibi oluyorsunuz.

İkinci olarak ise rahat bir eğitim hayatı geçirmek için ekonomik durumunuz çok önemli. Çok çeşitli yerlerde çalıştım, farklı yollardan geçtim ama bu süreçte ekonomik durumunuzun eğitim hayatınızı etkilemiyor olması gerekiyor.

Üçüncü olarak ise çevrenizi kurup birileriyle iletişim kurabilmeniz için sosyallik önemli bir etken. Grup arkadaşlıkları çok önemli çünkü buradaki çalışmalar sürekli takım çalışmasına bağlı.  Bu etkinlikler sizin grupla uyumunuzu da göstermiş oluyor.

Tabii ki en önemlisi pes etmemelisiniz, bir sürü zorlukla karşılaşabilirsiniz, istediğinizi almak için sonuna kadar gitmeniz lazım.

Bizim bölümümüzle alakalı olarak yüksek lisans için Fransa dışında önereceğiniz şu ülkede yapsam kendime daha çok şey katabilirdim dediğiniz ülke var mıdır?

Hep Kanada’yı ve Lüksemburg’u düşündüm bu konuda. Çünkü biliyorum ki Kanada’nın yaşam kalitesi daha yüksek, eğitim ve teknoloji konusunda da çok iyi yerdeler. Aynı şekilde Lüksemburg da teknoloji konusunda çok iyi. Bu iki ülkeyi kendimi daha çok geliştiririm, daha çok imkân var vs. gibi nedenlerle istiyordum.

Üniversiteye ilk kez girecek olsanız tekrar BÖTE bölümünü tercih eder miydiniz?

Şu anki konumumdan memnunum. BÖTE’den pişmanlık duymuyorum ama şansım olsa spora yönelirdim. Çünkü hep voleybol hayalim vardı, milli bir voleybolcu olmak istiyordum. Daha önceki hayalim spor ya da dans üzerineydi yani BÖTE olmasaydı muhtemelen bu alanlara yönelirdim. Ama BÖTE seçtiğim için pişman değilim.

Öğrencilik hayatınızla ilgili şu an pişman olduğunuz, keşke yapmasaydım dedikleriniz nelerdir?

Pişman olduğum konu aslına bakarsak yok diyebilirim. Ama 3 sene boyunca öğrenci yurdunda kaldım daha önce ev hayatına atılmak isterdim. Zira 15 m2’lik yurt odasında 8 kişiyle aynı odayı paylaşmak pek de kolay değildi.

Ama bunların hepsi tamamen önceliğinizle alakalı. Ben ardından yurtdışına çıkma hayalini kurduğum için yurtta kalmayı tercih ettim.

Sorbonne Üniversitesi'nde yüksek lisans diplomasını aldığı günden bir kare.
Sorbonne Üniversitesi’nde yüksek lisans diplomasını aldığı günden bir kare.

 

Lisans eğitiminizde herhangi bir kulüpte faaliyet gösterdiniz mi?

Çok fazla kulüpte faaliyet gösterdim. İlk sene tiyatroyu denedim. Kampüsteki tiyatro sahnesinde dramalarımız olmuştu. Türk sanat müziği kulübünde de yer aldım. Birkaç defa folklor denemiştim. Daha sonrasında ise fakültemizin voleybol takımındaydım. AEF fakültesinde İkincilik madalyası kazanmıştık. Çoğu şeyi denediğim için pişmanlık duymuyorum aslında.

Tabii ki eğitim, alanınızda kendinizi yetiştirmeniz önemli ama sosyal etkinliklere de hayatınızda yer vermeniz çok önemli. Sonuçta bu tarz etkinlikler de bizi biz yapan ve sizin iş hayatınıza da yardımcı olacak aktiviteler. Mesela, bir voleybol ekibinde oynamak sizin bir grup çalışmasında nasıl rol alacağınıza yön verebilir. Şu an yaşadığınız süreç belki de sizi bunlardan mahrum bırakıyor olabilir ama uzaktan da olsa bir şeyleri yapmayı denemek lazım.

Şu anda bir şirkette E-öğrenme üzerine çalışıyorsunuz. Çalışma alanınızdan bize biraz bahseder misiniz? Üniversite sırasında ve sonrasında iş deneyimi süreciniz nasıl gerçekleşti? Şu an yaptığınız işi yapmaya nasıl karar verdiniz, hangi iş deneyimlerinden geçtiniz?

Üniversite 3.sınıfta bir yazılım şirketinde staj yaptım. Orada HTML, CSS, Angular.js üzerinde çalışmıştım ve o zaman anladım ki yazılım alanı bana göre değil. Benim için insanlarla iletişim kurmak, bildiğimi başka insanlara aktarmak, insanlara bunu hissettirmek önemliydi. Üniversiteyi bitirdiğimde özel bir okulda yaptığım öğretmenlik stajı sayesinde üniversite yıllarımın başında böyle bir hayalimin olmamasına rağmen bende öğretmenlik duygusunu uyandırdı.

Daha sonrasında Fransa’ya gelişim beni daha farklı bir yere sürükledi. Çok kolay olmadı yolumu bulmak, çok zorlandım. Şu anda Qualitel Formation şirketinde dijital öğrenme üzerine çalışıyorum. Çalıştığım şirket aslında 1974 yılında kurulan çok büyük bir inşaat şirketi. İşte, bizim alanımızın zenginliği de buradan geliyor. Eğitim mühendisi olduğunuz zaman alanında bilgi sahibi olmadığınız bir şirkette çalışabiliyorsunuz. Şu anda çalıştığım şirket eğitim içeriklerini yüzeysel bir şekilde bana gönderiyor, eğitmenle kendimi eğitiyor ve dijital ortama dönüştürüyorum. Bunun için eğitimi etkileşimli ve dinamik hale getirmek için animasyonlar, videolar ve sunumlar, sorular hazırlayıp ardından bunları stajyerlerin önüne seriyor, dijital platforma aktarıyorum. Yani eğitimlerin verimli bir şekilde dijitalizasyonlasmasini gerçekleştiriyorum.

Weup Learning şirketinden dijital eğitim içeriklerini hazırlamak için kamera çekimlerinden bir kare.
Weup Learning şirketinden dijital eğitim içeriklerini hazırlamak için kamera çekimlerinden bir kare.

Sizinle birlikte şirkette aynı pozisyonda başka çalışanlar var mı? Şu anda çalıştığınız şirkette pozisyonunuz ve ürettiğiniz işler nelerdir? Kullandığınız teknolojiler, yazılım dili vb. nelerdir?

Yazılım dilini şu anda kullanmıyorum ancak bir önceki şirketimde HTML, CSS, Java Script kullandım. Ardından eğitim içeriklerini Scorme dönüştürmek için Articulate Storyline ya da Adobe Captivate gibi uygulamalar kullanmıştım. Üniversitedeyken eğimini de almıştık ve bayağı da işime yaradı. Ciddi anlamda, yaşadığımız bu sağlık krizinden dolayı da bu alanımızda çok iş artısı oldu. Bu konuda kendinizi yönlendirecekseniz eğer, özellikle uzaktan eğitim araçlarını öğrenmenizi tavsiye ediyorum. Şirkette başka çalışanlar da var şirketim bir inşaat firması örneğin bir bina diğer binaların güneşini etkiliyor mu, binaların yapımı kurallara uygun mu, izolasyonu iyi yapılmış mı gibi alanlarda sertifika veriliyor yani çok büyük bir şirket. Ben burada eğitim kısmını yapıyorum ve şu anda 3 büyük eğitim paketi üzerinde çalışıyorum.

Şu anda yaptığınız mesleğin artı ve eksileri nelerdir tavsiye eder misiniz?

Ben Nice şehrinde Sophia Antipolis Üniversitesi’nde %90 uzaktan eğitim master sayesinde 2 tane staj yaptım. Bu masterin bana çok büyük katkısı oldu. Örneğin eğitimde yenilik ve yaratıcılık üzerine yaklaşımlar üzerine yoğunlaştım.

Şöyle söyleyeyim, kendinizi bu alanda geliştirmeyi düşünüyorsanız şayet, dijital eğitim geleceğin mesleği arasında yolu açık olan bir alan. Özellikle pandemi döneminde dijital eğitimin önemini hepimiz daha iyi anladık. Şu anda bütün üniversitelerde, eğitim kuruluşlarında çok büyük yatırımlar yapılıyor. Bu saydıklarımın hepsi benim için artıları ancak eksileri olarak da şunu söyleyebilirim ki; şu anda tamamen uzaktan eğitim olarak çalışıyorum ve verimi maalesef düşük oluyor, yani yüz yüze eğitim de benim için çok önemli verim açısından.

Üniversite yıllarınıza ait unutamadığınız bir anınız var mı?

Ben üniversitede okurken üç sene rektörlükte Harun Hoca ile Veri Modelleme alanında çalıştım. Orda tanıdığım Eda diye bir arkadaşım vardı ve onunla sürekli yurtdışı hayallerimizden konuşurduk, şu an sizleri böyle görünce aklıma bu anım geldi. Buradaki mesajım şu; aslında hiçbir şey hayal olarak kalmayacak gerçekten istediğiniz zaman bir şeyleri gerçekleştirecek kapasitedesiniz. Bunu yapabileceğinize inandığınız zamanda inanın o hayaller gerçekleşmiş oluyor.

Şu anda Marmara Üniversitesi mezunu olarak yurtdışında çalışıyorsunuz, Marmara mezunu olmanın ne gibi bir katkısını gördünüz?

Tabi ki oluyor Marmara da aldığım eğitim sayesinde şu anda bu konuma geldim, oradan aldığım eğitimin çok büyük katkısı var. Bana göre BÖTE gerçekten çok güzel bir bölüm ve şöyle bir avantajı var BÖTE her şeye açık bir bölüm. Bilişimle alakalı istediğiniz her alanla ilgili bilgi sahibi olabilirsiniz yazılım, eğitim, web tasarımı gibi. Ama bana göre sıkıntı da burada başlıyor. Benim için her şeye açık her konuda ders olduğu için hangi konuya yöneleceğimi hangi konuda kendimi geliştireceğime karar veremiyordum. Mesela liselerde seçtiğimiz sayısal, sözel, dil vs. Alanlar gibi BÖTE’de de alan ayrımları yapılabilir. Yazılım, web tasarımı, öğretmenlik, dijital araçlar vs. gibi bolümler oluşturulup öğrencinin daha hızlı yolunu bulması sağlanabilir.

“Bir sürü zorlukla karşılaşabilirsiniz, istediğinizi almak için sonuna kadar gitmeniz lazım.”

BÖTE öğrencilerine verebileceğiniz bir tavsiye, mezun olmadan önce mutlaka yapın dediğiniz şeyler var mıdır?

0 (3)

Şimdi şöyle söyleyeyim bir önceki yanıtımda da bahsettiğim gibi benim için çok önemli olan bir konunun altını çizmek istiyorum. Hala devam ediyor mu bu ders bilmiyorum ama BT Mentörlük projesi vardı ve biz okullara gidip öğretmenlere eğitimler veriyorduk, Neslihan ve Yavuz Hoca tarafından aldığımız 3. sınıf 2. dönem dersiydi. Ben İSTEK okullarına gidiyordum Kadıköy’de orada bir Türkçe öğretmenine eğitim veriyordum ve benim için bu ders, hayatımın çizgisini oluşturan dersti diyebilirim. Burada ben gerçek anlamda eğitim uzmanı olmaya karar verdim. Umarım hala devam ediyordur.
Böyle projelerin varlığı bizler için çok büyük bir avantaj olup gerçekten nereye gitmek istediğimizi belirliyor, gerçekten karar vermemizi ve bizleri gerçekten işin içine girmemizi sağlıyor. Yani bu proje devam etmese bile size önerim şu olabilir; şu an hayatınızı kurma aşamasındasınız, ne olmak istediğinize hangi alana yöneleceğinize karar verme aşamasındasınız buradaki en büyük tavsiyem staj yapmak olur, hangi alana yönelecekseniz bu alandaki şirketlerle iletişime girip bunun üzerine gitmek olur. Yazılım istiyorsanız yazılım şirketlerine girip küçük yaz stajları yapabilirsiniz. Mesela ben yazılımcı olmayacağıma bir yazılım şirketinde çalışarak karar vermiştim. Böyle yaparsanız ne olmak istediğiniz hakkında karar verme yolunda adım atmış olursunuz. Çünkü benim için de gerçekten en zor süreçlerden biriydi. Benim için dönüm noktasıydı yani gerçekten ne olmak istediğinizi seçerken yapacağınız en önemli adim kendinizi sahada bulmak olmalı. Ben yine 4. Sınıfta AÇI Okullarında staj yaptığım zaman öğretmenlik ilgimi çekti yani her şeyi pratiğe uygulamanın vakti geldi diyebilirim. Bir de tabi ki kulüpleri, aktiviteleri de unutmamak lazım onlar da hayatınıza dahil olsun, sevdiğiniz şeyleri hayatınıza dahil edin. Tamamen de kendinizi deliler gibi iş hayatına atmayın çünkü emin olun ki sonra onlar için fazla zamanınız olmayacak.

Bu Görüşmenin Bize Kazandırdıkları

“Bu görüşmeyi gerçekleştirmek kariyer hedeflerim için çok önemli bir yer kaplıyor. Aslında Sinem Hanım ile aynı pozisyonlarda çalışmak istediğim için bize aktardıkları gerçekten çok faydalı oldu. Bir şeyleri başarabilmem için motivasyon kaynağı oldu benim için. Liseden beri yüksek lisans hedefim vardı. Pandemi şartlarından dolayı okuldan uzakta neredeyse 1 yıldır online eğitim aldığım için ne olursa olsun yüksek lisans yapacağım diye düşünüyordum. Üstüne bir de Erasmus sınavını kazanıp yine pandemi şartlarından dolayı hakkımı kullanamadığımdan dolayı yurtdışında yüksek lisans yapmak en büyük hedefim oldu. Sinem Hanım’ın bizimle aynı üniversiteden ve yakın zamanda mezun olması da beni motivasyon açısından güçlendirdi. Umarım ben de kendisi gibi yurtdışında yüksek lisans yapabilirim. Bize zamanını ayırıp, sorularımızı güler yüzüyle cevapladığı ve görüşme sonrasında da iletişime devam ettiği için bir kez daha teşekkür ederim. Bu görüşmeyi yapmamızı ve Sinem SÖNMEZ ile iletişim kurmamızı sağlayan Mehmet hocamıza da çok teşekkür ederim.” -Zülal VAROL

 

“Bu görüşmeyi gerçekleştirdiğim için kendim için önemli bir adım atmış oluyorum. Çünkü kendi kariyer hedeflerim ile Sinem Hanım’ın kariyeri çok bağdaşıyor. Benim hedeflerimin arasında da yurtdışında yüksek lisans yapmak ve kendime yurtdışında bir şeyler katıp ülkeme dolu bir şekilde dönüp öğrencilerime hizmet etmek var. Sinem Hanım ile görüştükten sonra neler ile karşılaşabileceğimi, yaşayacağım olumlu ve olumsuz şeyleri bir nebze olsun öğrenmiş oldum. Ayrıca benim için de çok büyük motivasyon kaynağı oldu. Özellikle Marmara üniversitesinde öğrenim görmüş olması da beni ayrıca mutlu etti. Bizim bu görüşmemize aracı olduğu için Sayın Mehmet hocamıza çok teşekkür ederim ve bize değerli tecrübelerini ve zamanını ayırdığı için Sayın Sinem SÖNMEZ‘e teşekkür ederim.” – Zeynep Beyda OLGUN

Yazar: Zülal Varol

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir