İstinye Üniversitesi – Muammer Demirci(Uzaktan Eğitim Uzmanı) – Bahçeşehir Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Mezunu

Ziyaret Edilen Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi (BÖTE) Bölümü Mezunu İle İlgili Bilgiler


Adı Soyadı: Muammer Demirci

Mezun Olduğu Üniversite: Bahçeşehir Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi

Yüksek Lisans Yaptığı Üniversite: Sakarya Üniversitesi – Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği

Doktora Yaptığı Üniversite: Anadolu Üniversitesi – Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi

Mesleği: Uzaktan Eğitim Uzmanı

Çalıştığı Şirket: İstinye Üniversitesi

Görüşmeyi Düzenleyenler: Harun Atalay

Görüşmeye Katılanlar: Ayşenur Kayış


Merhaba sevgili okurlar,

İstinye Üniversitesinde Uzaktan Eğitim Uzmanı olarak çalışan Muammer Demirci ile zoom üzerinden, kendisinin kariyer yolculuğu ile ilgili bir söyleşide bulunduk. Kendisine buradan da bize zaman ayırıp, bilgilendirdiği için teşekkürlerimizi bir kez daha iletiyoruz.

Keyifli Okumalar…

ekrannn

Muammer Bey, 2007 yılı Bahçeşehir Üniversitesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği mezunu. Üniversitede bölüm tercihini:

“Lisedeyken bilgisayar mühendisi olmak istiyordum. Ancak katsayı engeli olunca mümkün olmadı. Öğretmenlik seçmek zorunda olunca ve ÖSS derecesi de yapınca Bahçeşehir Üniversitesini tercih ettim. Ancak başta öğretmenlik okumayı sevmesem de mezun olurken memnun olarak bitirdim.” ifadesini kullandı.

Kendisine uzaktan eğitim alanında bilgili olmasından dolayı “uzaktan eğitimi yazılım ve eğitim olarak ikiye ayırabilir miyiz? ” sorusunu sorduk. Bize aşağıdaki cümlelerle anlatıyor:

“Eğitim kısmı tamamen akademisyenler ile ilgili. Ancak şuanda öyle bir dönemdeyiz ki 10 yıl önce uzaktan eğitim ne diye sorsaydınız; asenkron içerikler ön planda olduğu bir süreç diye cevap verilirdi. Şimdi ise senkron içerikler ön planda. Yazılım ile akademik kısmı tamamen farklı. Akademik kısmı hocalarımızın ders içeriği ürettikleri kısmıdır. Yazılım kısmı kullanıcıların kullanabilir olduğu platformu hazır hale getirme işlemidir.”

 

Pandemi sebebi ile hızlı bir şekilde geçilen uzaktan eğitim sistemine adapte olma ile alakalı “Akademik boyutta biraz eksiklik var. Teknik yönden eksik olduğunu düşünüyorum. Lisans ve yüksek lisans da teknoloji boyutunda eğitim içeriği çok mu eksik kalıyor?” sorusunu sorduk. Bize aşağıdaki cümlelerle anlatıyor:

“Uzaktan eğitim Türkiye de Sakarya öncülerinde 1991-92 yıllarında başladı. 2005’ten sonra diğer üniversitelerde yavaş yavaş kuruldu.  Pandemi süresine kadar bir çok kişi uzaktan eğitimi, eğitim olarak düşünmüyordu. Halbuki, yeterli şartlar oluştuğu takdirde benzer yada daha iyi sonuçlar elde edilebiliyor. Genel olarak, tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki, dönem sonunda baktığımızda aynı bölümün uzaktan eğitim ve örgün eğitim ile verilmesi arasındaki puan farkı ya aynı yada uzaktan eğitim lehine daha fazla çıkar. Bunun sebebi derslerin tekrar olarak defalarca izlenebilmesi, öğrencinin tecrübesini aktarabilmesi olarak gördüm.

Normalde okula gelmeyen öğrenci, uzaktan eğitim metoduyla hiç devamsızlık yapmayan, hatta aynı zamanda derslere aktif olarak katılım gösteren bir öğrenci dahi olabiliyor. 10 sene önce ile şimdi arasındaki düşünce değişti. Eski bakış ile şimdiki bakış çok farklı. Aynı bakış açısına devam edenler zorlanıyor ancak ayak uyduranlar “ bu yöntem de faydalı olabilir” diye düşünenler güzel sonuçlar aldılar. Pandemi döneminde yaptığımız anketlerde memnuniyet öğrencilerde %70, öğretmenlerde ise %90. Bu çok iyi bir oran.”cevabını verdi.

Bunun akabinde “çalıştığı kurumda pandemi sürecinde uzaktan eğitimde nasıl bir yol izlediniz?” sorusunu sorduk. Cevaben bize:

“Benim çalıştığım kurumda pandeminin henüz başlangıcında üniversite yöneticilerinin sağlıkçı olmasının da etkisiyle sürecin en az 6-7 ay süreceğini, hatta 2 yıldan erken tamamen bitmeyeceğini öngörmüştü. Merkez olarak bizde ona göre hazırlık yaptık. Üniversite olarak yanılmadık da.”

Şuanda BÖTE bölümünde olan ve ileride uzaktan eğitim alanına yönelmeyi düşünen öğrencilere de şu şekilde tavsiyelerde bulundu:

“BÖTE bölümü dört alana hitap ediyor. Eğitim teknoloğu, öğretmenlik, uzaktan eğitim ve yazılım.

Bizim zamanımızda 60 gibi bir puanla öğretmen olarak atanıyordu. Bazı arkadaşlarım öğretmen de oldu. Bazıları da yazılımcı oldu. Bir tek ben uzaktan eğitim alanına yöneldim. Maaş boyutuna baktığımızda çok fazla bir fark yok ancak yazılımcılar diğer alanlara göre biraz daha yüksek ücret alıyorlar. Ayrıca size verilen 4 senelik eğitimde bu 4 alana hitap ediyor. Hangi alana yönelmek istiyorsanız o alanla ilgili sertifika yada dersler alıp o yönde ilerlemelisiniz.

Genel olarak ciddi bir yazılım bilgim var. Ancak 3-4 ay bir proje üstünde oturup çalışamam. Çok sabırlı biri değilim. Sonuna kadar 3-4 aylık bir projede sabırla oturup yazamıyorum. Sosyal yönüm daha fazla ve Uzaktan eğitim süreçlerinde yapılan işleri yapmaktan zevk alıyorum. İçerik geliştirme, insanlara eğitim vermek, süreci yönetmek hoşuma gitti. Ben de bu alanı seçtim. Bu alanı seçsem de BÖTE’nin bize kazandırdığı bu 4 yeteneği aktif olarak işimde kullandım.

Özel sektörde BÖTE’cilerden istenen şey, yazılımcı ile son kullanıcı arasındaki bağlantıyı kurması isteniyor. İkisi de farklı dili kullanıyor. Aslında bizim yaptığımız, her iki taraf arasında çevirmenlik yapmak. Örneğin, bir şirket ile eğitim yazılımları alanında çalışacaksak, son kullanıcının istediklerini biz yazılımcıya onun anlayacağı dille iletiyoruz. Yazılımcıya bize şu şu gereksinimler gerekli, şunu bu şekilde yapmalısın diye detaylı anlatıyoruz. Yazılımcı, istediklerimiz üzerinde çalışıyor. Bir süre sonra bize dönüt veriyor. Varsa eksikler düzelttiriyoruz. Yoksa da, herşey olması gerektiği gibiyse kullanıcıya ürünü sunuyoruz.

Uzaktan eğitim de sistem ile eğitmen arasında bu işlemleri yapıyorsun aslında. Eğitmene kullanılan sistemi en kolay ve açık şekilde anlatmalısın. Ben yazılım yazmıyorum ben kullanım kılavuzları hazırlıyorum, seminerler veriyorum. Sistemi nasıl daha etkin ve sorunsuz kullanacaklarını anlatıyorum. Onların anlayacağı şekilde sunuyorum bilgiyi.  Bütün bunları yaparken de BÖTE okurken aldığımız derslerdeki bilgileri kullanıyorum.

Geri toparlamak gerekirse;

Daha önce söylediğim alanımızın bize kazandırdığı dört alandan hangisini seviyorsan o alan ağırlıklı olarak mesleğini yapmaya devam etmeli ve o alanda uzmanlaşmalısın.”

muammer demirci

 

Son olarak kendisine “hangi programlama dillerini kullanıyorsunuz” sorusunu yönelttik ve bize şu şekilde dönüt yaptı:

“İlk olarak turbo pascal öğrendim. Bunun bana avantajı, algoritma mantığını öğrendim, bu sayede diğer dillerde zorlanmadım. Daha sonra C öğrendim ve c++ gördüm. 3 sene öğretmenlik yaptım. Bu arada Robotik kodlama geçmişim var. Orada da Ardunio ve Python da kullandım. Uzaktan eğitimde bunların fazla bir esprisi yok. Yaptığım iş yazılım üretmekten ziyade, yazılımı kullanmak ve kullandırmak.”

 

 

 

 

Bu görüşmenin bana kazandırdıkları

Bu görüşmenin bana katkısı; kendimizi tanımak ve hayatımızın geri kalanında bize keyif veren işi bulmak için okul yıllarımızın çok kıymetli olduğu, bu konuda okul yıllarını çok iyi değerlendirmemiz gerektiği oldu.
Bu projenin gerçekleşmesinde katkısı olan Mehmet hocamıza ve tüm öğrencilik hayatını dolu dolu geçirip istedikleri için mücadeleden vazgeçmemiş olan Muammer bey’e sonsuz teşekkürler ile yazımızı sonlandırıyoruz.

Yazar: Harun Atalay

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir