Ziyaret Edilen BÖTE Mezunu İle İlgili Bilgileri
Adı Soyadı: Ayşegül Sezgin
Mezun Olduğu Üniversite: Gazi Üniversitesi BÖTE Bölümü
Mesleği: Öğrenme Teknolojileri Uzmanı
Çalıştığı Şirket: DeFacto
Geziye Katılanlar: Aynur Kılıçarslan, Ayşenur Aydın, Emine Ezgi Ünsal, Seda Ata
Merhaba botekariyer.com okurları,
Mezun olduktan sonra yapacağımız tercihler hakkında bilgi edinip fikir sahibi olmamız konusunda bizlere çok yardımcı olacak bir kariyer gezisi gerçekleştirdik. Bu gezi kapsamında Gazi Üniversitesi BÖTE Mezunu, DeFacto’da Öğrenme Teknolojileri Uzmanı olan Ayşegül Sezgin’i ziyaret ettik. Yoğun programından zaman ayırarak bizleri çok sıcak bir karşılama ile ağırladı, sorularımıza samimi cevaplar vererek merakımızı giderdi, kariyerinden verdiği örnekler ve tavsiyeleriyle ufkumuzu genişletti.
Ayşegül Hanımla sohbetimize başlarken öncelikle ondan üniversite yıllarını dinlemek istedik.Ayşegül Hanım, henüz üniversitenin ilk yıllarında hedefini belirlediğinden ve bunun öğretmenlik yerine işin gerçekten pazarında olmayı hedeflediğinden ve yaptığı işten çok mutlu olduğundan bahsetti. Üniversitenin 2. yılından itibaren Gazi Üniversitesi Uzaktan Eğitim Meslek Yüksek Okulu’nda Eğitim tasarımcısı olarak çalışmaya başlamış. Bu çalışma süresince içerik üretimi, animasyon, içerik senaryosu yazma gibi görevleri olduğundan bahsetti. İki buçuk yıl bu şekilde part time çalıştıktan sonra mezun olmuş ve kısa bir süre Halk eğitim merkezinde öğretmenlik yapmış. Daha sonra Ankara’da ve Enocta’da çalışmaya başlamış. Burada özel içerik tasarım ekibinde çalışmaya başlamış. yani Eğitim Tasarım Uzmanı olarak çalışmış. Oyunlaştırmalar, lineer tasarımlar, etkileşimli eğitimler, video tasarımları gibi birçok içerik üretimi tasarlamış.
Ayşegül Hanım yaklaşık 4 yıl kadar Enocta’da firmasında çalışmış. Sonrasında Ankara’dan İstanbul’a uzanan yolunu ve DeFacto başlangıcını Ayşegül Hanımdan böyle dinledik;
“Çalışırken İstanbul’a çokça seyahat ettim. Enocta’da online içerik tasarımı yapıyorum bu çok güzel ama bir noktada ne kadar daha bu işi yapabilirim diye düşünüyordum. Sonrasında artık bir doygunluk noktasına geldim. Ankara kamunun daha çok yer aldığı bir şehirdi. Bu yüzden İstanbul’a gelmeye karar verdim. Dedim ki ben artık masanın öbür tarafına geçeceğim. Şimdiye kadar hep müşteri olarak ihtiyaçlarını anladığım kurumların birinde yer alarak e-learning hizmetlerini, teknolojik hizmetlerini ve eğitim hizmetlerini geliştirme noktasında görev alma kararı verdim. Sonrasında bir şekilde DeFacto ile yolum kesişti.”
Buradaki görevini 4 yıldır yürüten Ayşegül Hanım, hem sistem alt yapısı, öğrenme ortamının tasarlanması hem de içeriklerin geliştirilmesi noktasında çalışmış. DeFacto’nun hem akademi hem perakende sektörüne hizmet, hem de gerçekten iç müşterinin yani çalışanların gelişimlerini destekleme amaçlarından bahsetti, Bunu en iyi teknolojiyle ve en iyi içeriklerle yapmaya çalıştıklarını ifade etti. Ayşegül hanım bundan sonrada bu sektörde devam etme planını da sözlerine ekledi.
Ayşegül Hanımdan yürüttükleri projelerin ve işleyişin dataylarını şöyle dinledik;
“ E-learning hizmeti sunmak için önce bir platforma ihtiyacımız var. Bunun için bir lms projemiz var. Onunla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bir sağlayıcı firmamız var ve o sağlayıcı firmayla beraber içeriğin entegrasyonunu yapmaya çalışıyoruz. Oryantasyon, ürün eğitimleri, hizmet eğitimleri, mağazacılık eğitimleri, genel merkezde liderlik eğitimleri gibi birçok konuda eğitim içerikleri üretiyoruz. Aslında tüm projelerin adım adım süreçlerini tasarlıyoruz. Yaklaşık 4 kişilik bir ekibimiz var. Bizim sağlayıcı firmamız diyebilirim ama kendi içimizde her noktada beraber çalışıyoruz. Burada bir dijital stüdyomuz var. Onlarla işin prodüksiyonundan tutun paketlenmesine yani son aşamasına kadar beraber çalışıyoruz. İçerde küçük bir üretim ekibi var aslına bakarsanız. Tek başına tekstil üretmiyoruz. E-learning içeriğide üretiyoruz. Yani kendi içimizde birçok çalışmayı yapıyoruz. İşin senaryolarını yazıyoruz, burada kameralarla video çekimlerini yapıyoruz. Bir greenscreen stüdyomuz var. Yani ses stüdyomuz var. Prodüksiyon işlerimizin birçoğunu burada yapıyoruz. Paketlemelerimizi yapıyoruz. Scorm paketlerini yapıp sisteme yüklüyoruz. Kısaca birçok işimizi de burada yapıyoruz. Aslına bakarsanız teknik taraf tamamen burada.”
Bunların dışında yeni teknolojiyle birlikte hayata geçirmeyi planladıkları VR, İR,360 derece video ve oyun projeleri olduğunu söyledi.
Ayşegül Hanıma Yüksek lisans tercihini ve nedenini sorduk, bizlere işin bütününü görmek için işletmelerin bütününü görmek için en başından beri tercihinin İşletme Yöneticiliği yüksek lisansı olduğunu söyledi.
Mezun olmaya yaklaşmış üniversite öğrencileri olarak bir iş görüşmesinin nasıl olması gerektiğini merak ettiğimizi söyledik ve Ayşegül Hanıma sorduk. Bizlere kendinizi iyi anlatabiliyor olmamız gerektiğini, yetkinliklerimizin farkında olmak ve kendinizi çok iyi tanımak gerektiğini, güçlü yanlarınızı çok iyi bilmeniz gerektiğini anlattı. Yaptığınız hiç bir işi küçültmeden ya da abartmadan anlatmamızı önerdi. Kiminin alt yapı konusunda daha gelişmiş olabileceğini, kiminin ise tasarım konusunda kendini geliştirebileceğini, bu durumda kendinizi nerede konumlandırdığımızın, ilgi alanımızı çok iyi biliyor olmamızın öneminden bahsetti. Özel sektörde yeni jenerasyonun yeteneğine çok güvenildiğini, her şeyi dijital düşünen, online yaşayan bu neslin farkında olduklarını ve yöneticiler buna hazırlandıklarını söyledi. Bu anlamda da gerçekten kendimize güvenmemizi ve iyi hissetmemizi tavsiye etti.
Kendisi işe alınma sürecinde Enocta’da ihtiyaç olunca cv’sini göndermiş ve ilk görüşmede işe başlamış. Üniversite yılarında çalıştığı bölümün alt yapı sağlayıcısı da Enocta imiş. Öğrencilikten 2.5 sene böyle bir deneyimi olduğu için bunun devam gibi olduğunu belirtti Ayşegül hanım. Enocta’nın onun için biraz daha gelişerek, büyüyerek ve sorumluluk alanını genişlettiği bir deneyim olduğunu söyledi.
Biraz da “Sektörde ne türden sorunlarla karşılaşılabilir? Bunun için neler yapabiliriz?” konusunu konuştuk. Ayşegül Hanımın tavsiyelerini dinlemek istedik.
Enocta’ daki işinin mesleki bilgi olarak eğitimini aldığı bir alan olduğunu ve rahat olduğunu söyledi. İletişim anlamında, yönetim anlamında, hedef koyma anlamında başta birçok bulanıklık olabildiğini ve zaman içinde ne kadar çok insanla karşı karşıya gelinirse, ne kadar farklı sektörlerde çalışılırsa zorlukları deneyimleyerek, daha çok yaşayarak ve tekrar ederek, tecrübelerden öğrenerek veya kendimizi geliştirme hedefi koyarak aşabileceğimizden bahsetti. Kendi hayatından örnek vererek Ankara’dan İstanbul’a gelme kararının zor olduğunu söyledi. “İşin gerçekten mutfağında çalıştıktan sonra bu noktaya geldiğimde çok zorlanmadım. Çünkü arka planını işin biliyor oluyorsunuz. Enocta Türkiye’de ilk e-learning sektörü şirketi. Bu konuda gerçekten e-learningde bir okul gibi. Şu an tabii ki sektör büyüdü. Bir sürü firma var. O yüzden bir okuldan çıkarak bu işe girmek benim için çok büyük bir avantajdı. Bundan dolayı şanslı hissediyorum. Zorluklar tabii ki oldu. Her gün farklı insanlarla ilişki içerisindesiniz. Hep bir problemi çözme içerisindesiniz. Değişime ayak uydurmanız gerekiyor. Hele perakende sektörü inanılmaz değişken bir sektör. Büyüyen bir sektör ve çok agresif bir sektör. Bu yüzden biraz esnek olmak gerekiyor. Ne durumda nasıl davranacağım, ben böyleyim, benim kalıplarım bunlar dememeniz lazım. Biraz gelişime açık olmanız gerekiyor. Hem kendinizi yetkinlik anlamında hem mesleki anlamda geliştirmek için sürekli araştırmanız ve sürekli farklı platformlarda bulunmanız gerekiyor.”
Son olarak Ayşegül Hanımdan biz BÖTE öğrencilerine genel tavsiyelerde bulunmasını rica ettik.
Bu konuda sözlerine staj yapma, projelerde bulunma ve sosyal sorumluluğa önem vermekten başladı. Çünkü bunların gerçekten sektörün aradığı nitelikler olduğunu söyledi. Ayrıca dil öğrenmenin çok önemli olduğunu da belirtti. İngilizce varsa ikinci bir yabancı dil mutlaka öğrenmeye çalışmamızı, öğrenmekten vazgeçmemeyi, mutlaka kendinizi geliştirmeyi, alanla ilgili takipte olmayı tavsiye etti. “Şuan 8 yıl öncesi öğrendiklerimle çalışmıyorum. 8 yıl öncesinde bambaşka bir teknoloji vardı şuan bambaşka bir teknoloji var. Endüstri 4.0’ dan bahsediyoruz. Sanal gerçekliklerden bahsediyoruz. 360 derece videolardan bahsediyoruz. Size şöyle söyleyeyim Sekiz sene sonrasını hayal edemiyorsunuz değil mi? Bizde hayal edemiyoruz. Üç boyutlu yazıcılarla organ üretmekten bahsediliyor. Teknoloji inanılmaz geniş ve gelişiyor. Bizim alanımızda gerçekten öyle teknolojiyle var olmuş bir alan.” Gelişim odağından ayrılmadan teknolojiyi bir çok kanaldan özellikle online kanaldan takip etmemiz, kendinizi öğrenmekten ve online ortamlarda öğrenmekten mahrum bırakmamamız gerektiğini söyledi. Karşınıza çıkan fırsatları kaçırmayın diyerek tavsiyelerini noktaladı ve buradaki sohbetimizi sonlandırmış olduk.
Projeler konusunda bahsedilen stüdyoyu merak ettiğimizi söyleyince Ayşegül hanım ziyaret edebileceğimizi söyledi. Stüdyonun bulunduğu kata çıkarken Ayşegül hanımla sosyal sorumluluk ile ilgili birkaç husus konuştuk. Stüdyoya girdik.Bu alanın bir kısmı masada çalışma ortamlarından oluşuyordu. Diğer tarafta da ses kayıt stüdyosu vardı. Stüdyo yapılan işler ve görünümü açısından bizlerin dikkatini çekmişti. Ayşegül Hanım burada çalışan ekibi ve yaptıklarını bizlere anlattı. Onlarla gerçekleştirdiğimiz kısa bir sohbetten sonra gezimizi tamamlamış olduk. Gitmeden önce teşekkürlerimizi ve ziyaretimizden duyduğumuz memnuniyeti dile getirdik. Ayşegül Hanım’da yine sohbetimiz boyunca süren samimiyeti ve güler yüzü ile bizlere başarılar diledi ve yolcu etti.
